Lügat 365 |
Ölüm veya büyük bir felaket sonrası duyulan tarifsiz acı. Matem. Türkçe kökenli olan kelime yaş kelimesinden evrilmiştir. ( Lügat 365 )
Dün çok keyifli bir toplantıda, Kitap Ağacı Ankara ailesiyle Kurtuluş'ta bir oteldeydim. Konuk yazarımız Hakan Bey'le farkındalık, Kafka, tüketim çılgınlığı, yazma ve okuma atölyeleri ve daha bir sürü güzel şeyden bahsettik. Her şey çok güzeldi. Mutluyduk. Bu hayatımda yine bana onlarca şey katan bir ortamda bulunmaktan içten içe gururluydum ve aldığım notları araştırma hevesiyle doluydum.
İçimde sürekli bir an önce eve gitme hissi dolanıp dururken, Necmiye'den de "Ben artık gideyim, Gitmem lazım." sözlerini duyunca ben de onunla çıktım hızlıca. Arabaya bindik, Kurtuluştan, Kızılay Meydanı'nı geçerek Maltepe tarafına yol aldık ve ben eve geldim. Yaklaşık 10 dk sonra ise...
Bütün akşam ne hissettiğimi anlamaya çalışmakla geçti. tanıdığım herkes iyiydi fakat yitip giden canlarla aynı sokakta yürümüş, aynı durakta beklemiş belki de aynı dolmuşa binmiştim.
Daha birkaç gün önce artık Kızılay civarına gelmekten korktuğunu söyleyen bir arkadaşıma tüm samimiyetimle "Bu duyguyla yaşanmaz. Çıkar onu aklından. Korku bir kere bizi esir aldığında ondan paçayı kurtarmak çok zordur." diyordum. Şimdi korkuyor muyum? Hayır. Hiç korkmadım. Sadece her sıyrılmaya çalıştığımda içine itilmek istendiğim kocaman bir hüzün çukuru var önümde. Ne olursa olsun düşmeyeceğim o çukura ve sizler de düşmeyin. Yapmanız gereken sadece farkına varmak.
Dün toplantıda bir "Ne?" dairesinden onun içindeki "Nasıl?" dairesinden ve bizim ülkemizde hiç kullanılmayan onun da içindeki "Neden?" dairesinden bahsettik. Neden? sorusunu sorun ve sordurun artık. Ne olduğunu, nasıl olduğunu az çok biliyoruz ama neden olduğunu hiç sorgulamıyoruz. İşte bunu sorguladığımızda sorumlular bir bir kendini gösterecektir zaten.
Nasıl bitirilir ki bu yazı? Belki de en güzeli "Hayatta kalmaya çalışın." demek.
Bütün Ankara'ya geçmiş olsun. Güzel bir tespit, "neden" sorusuna cevap bulmadan ne olduğunu anlayamayacağız. Belki bilenler biliyor bu sorunun cevabını. Sayıları az. Bu sayısı az bilenlerin bir kısmı hain, katil, satılmış diğer kısmı suskun ve korkak.
YanıtlaSilDün olayları duyunca aklıma Hintli lider ve onun pasif direnişi geldi. Terörün bariz olarak hedef aldığı başkentlilerin hafta sonlarında hiç bir şekilde dışarı çıkmayarak pasif direnişe geçtiklerini ve dünya dahil bunu herkese duyurduklarını hayal ettim. Bir isyan, bir direniş!... Vatandaşının güvenliğini sağlayamayan bir yönetimin (ulke demiyorum) sokaklarında dolaşmak istemiyorum şeklinde ütopik bir mesaj... Bilmiyorum... Hepimizin başı sağolsun.
YanıtlaSilKelimelerim tükendi, lanet kelimesi bile hafif kalıyor. Canımız yanıyor, kan revan içindeyiz :(((
YanıtlaSil''Hayatta kalmaya çalışın'' sözünü, Canım Türkiye'm #BuSenedeHayattaKal diyerek genişletiyorum izninle.
YanıtlaSil:((( "Hayatta kalmaya çalışın." Allah'a emanet'iz! Neden? i üzerine alınan yok ki, sürekli geçiştirmeler, ötelemeler ve gecikmeyen kınamalar :(
YanıtlaSilTam da böyle...
YanıtlaSilBaşlarımız sağ olsun Sinem.Memleketin,yaşadığın yer ve başkentimiz:(( Alçaklar yine alacağı canları hadsizce hesaplamıştı..Alışın diyenler yazıklar olsun size :(((
YanıtlaSilVe içim acıyarak NİÇİN i eklemek istiyorum:(((
YanıtlaSil