Kaybolanlara...


Kayıp ruhlar var etrafımda, her gün ama her gün kendini adeta gözlerimin içine sokan. Hayatın girdabına bırakmış kendini ve tutunabileceği tek dalı kalmamış.
Kayıp ruhlar... O girdabın içinde bir sağa, bir sola savruluyorlar. Ne istediğini, neyi sevdiğini, bazen ne söylediğini bile bilmeden yaşayıp gidiyorlar. 
Sanıyorlar ki herkes onlar gibi. Sanıryorlar ki herkes kaybolmuş.
Onları sarsabilmeyi, kendilerine getirebilmeyi öyle isterdim ki...
Denedim elbet, denedim fakat kaybolmuş olmanın rahatlığı onlara daha çekici geldi. 

Kaybolmuş olmanın yalancı mutluluğunu yaşıyorlar şimdi. Girdapta bir türlü yere basamayan ayaklar yerle kavuştuğunda olan olacak biliyorum. Bütün beden ilk defa yere basıyor olmanın şokuyla sarsılacak. Ruh yine süzülüp gitmek isteyecek o girdaba ama beden izin vermeyecek. Birbirlerine ilk kez böylesine inatla karşı çıkmaya başlayınca da kopacak kıyamet...
Kayıp ruhlar var etrafımda... Her gün bir adım daha uzaklaşan benden. Her gün biraz daha kaybolan, biraz daha soluklaşan hayatta.
Kaybolacaklar, kayboluyorlar, kayboldular ...


Fotoğraf: http://themindunleashed.org/ dan alınmıştır.

Hiç yorum yok

Blogger tarafından desteklenmektedir.