Hobbit 3: Beş Ordunun Savaşı / The Battle of the Five Armies

Bir efsane serinin daha sonuna gelmiş olmaktan dolayı çok üzgünüm ama her güzel şeyin bir sonu var değil mi? Artık Hobbit serisiyle de evde izleyerek avunacağım. Beni orta dünyanın sularında yıkasınlaaar! Aa dostlaaarr :)

Bu filmi nasıl anlatmalı bilmem ki. Zaten anlatılmaz diye düşünüyorum çünkü mevzu derin ;) Bütün bölümleri anlatmak gerek. Resim de seçemiyorum çünkü hepsini koymak istiyorum ki imkansız. O yüzden ben filmle ilgili duygu ve düşüncelerime geçeyim doğrudan. Bir kere Peter Jackson yine harikalar yaratmış onu en başta söylemek gerek. Tolkien'in hayal gücünün ise her zaman önünde eğiliyorum. Elfler, orklar, cüceler, devler, hobbitler, büyücüler ve daha neler neler...

Ölümcül ejderha Smaug'un ölümüyle birlikte adından da anlaşılacağı gibi 5 ordunun savaşı başladı ve film öyle bir şekilde bitti ki 3 Hobbit filmini izle ardından da koy Yüzüklerin Efendisi serisini izle. Kimse Hobbit'in sonradan çekildiğine inanmaz o derece.

Cücelerin kralı Thorin maalesef altınların lanetine kapıldı ve kendini kaybetti. Gandalf kötü güç tarafından ele geçirilmişti ki imdadına muhteşem zerafeti ve gücüyle Galadriel yetişti. Saruman'ın iyi tarafta olduğu günleri gördük ve hey gidi günler dedik içimizden :))

Derken Erebor'da her şey karışır. Elfler madendeki onlara ait şeyleri almaya gelirler. İnsanlar da altınlardan kendi paylarını almak isterler. Diğer taraftansa orklar bütün dağı ele geçirmek niyetindedirler. Çünkü Sauron yavaş yavaş gücünü toplamaktadır ve saldıracağı ilk yer olarak orayı seçmiştir. Tüm bu karışıklık sürerken Thorin'in kuzeni de bir ordu toplayıp Thorin'e destek olmak için oraya gelir. Tam Elflerle birbirlerine gireceklerken uzaklardan ork ordusu görünür. En iyisi filmi anlatmayayım diyip de anlatan bir ben varımdır herhalde. Neyse halen okuyorsunuz değil mi? :))

Bendeniz; düşmanımın düşmanı dostumdur sözünden hareketle Elfler cücelere yardım edecek mi diye bir korku yaşarken öyle bir sahneyle karşılaştım ki tüylerim diken diken oldu. Bir de eklemek istiyorum elflerin o zarif hareketleri yine beni benden aldı. "Elf olmak istiyorum ben" dedim yine içimden. İçimden ne çok konuşuyorum ben böyle!? Savaş esnasında gelmeyen yaratık, hayvan kalmadı diyebilirim sizlere. Kafasıyla surları kıran devler mi istersiniz, üzerinde cüceleri taşıyan kocaman boynuzlu keçiler mi? Hele bir domuz vardı ki o savaş esnasında onu oradan çıkarıp evde bakasım geldi :))

Başka hiç kimse bir Hobbit filmini böyle anlatmaz biliyorum ama şu anki ruh halim buna müsaade ediyor ancak yapacak bir şey yok. Her filmden yaptığım gibi bu filmde de bir çıkarım yaptım elbette. Tolkien'in bütün kitaplarında iyi ve kötüyü savaşırken görürsünüz ama bence bu filmde canlılara dair tüm duygular vardı. Açgözlülük, hırs, kin, nefret, sevgi, aşk, yardımseverlik, bağlılık ve şu an aklıma gelmeyen onlarca farklı duygu. Her birini öyle iyi hissedeceksiniz ki Sinem demişti dersiniz ;)
Bilbo sürprizlerle dolu bu yolculuğundan Shire'a döndüğünde ise muhteşem hobbitler onu bir sürprizle karşıladılar tabii ki :) O olmazsa olmazdı bence. Shire, Shire'lığını yaptı yine.

Tutkunları zaten koşa koşa izlemeye gidecekler ama diğer kesim için de hafta sonunuzu değerlendirebileceğiniz bir yapım olduğunu söylemeliyim. Bu soğuk havaları en iyi film izleyerek değerlendirebiliriz ne de olsa. Keyifli, heyecanlı ve azıcık da hüzünlü seyirler dilerim :)